Selin Ciğerci İle Deniz Akkaya Neden Kavga Ettiler?

Selin Ciğerci ile Deniz Akkaya neden kavga etti?

Günlerden bir gün Deniz Akkaya ile Selin Ciğerci canlı yayında buluşmuş. Selin Ciğerci’nin taşıyıcı anne vasıtasıyla anne olma isteği üzerinden bir tartışma çıkmış. Öyle bir tartışma ki; suçlamalar, hakaretler “Sen Abdülhamit’i savundun” demeler böyle enteresan bir kavga. Çekirdeklerinizi elinize alın ve Selin Ciğerci ile Deniz Akkaya neden kavga ediyor, gelin, hep birlikte Molatik olalım…

Mumdan çıkmış yangın

Aslında meseleyi ilk olarak, “Mumdan çıkmış yangın” diyen teyze gibi, biz de “Deniz’den çıkmış yangın” diyoruz ve kavgayı Deniz Akkaya’nın başlattığını anlıyoruz. Deniz ablamız saldırı oklarını Selin bacıya çevirmiş ve taşıyıcı anne yöntemiyle çocuk sahibi olmak istediğini belirten Selin Ciğerci’nin Bodrum’daki evinde eltisi olarak tanıttığı kadına taşıyıcı annelik yaptırdığını söylemiş. Yani Deniz Akkaya sanki biraz ortalığı karıştırmış.

Eltisiymiş

Sonrasında bu sözleri duyan Selin Ciğerci, adeta “Gel buraya ağzını yırtarım senin” modunda evindeki kadının taşıyıcı anne olmadığını, sinsirella eltisi olduğunu, “Sana fotoğraf atarım canım” edasıyla da fotoğraf yollayacağını belirtmiş.

Çocuklar devreye giriyor

Sonra arkadaşlar burada ne oluyor ben pek anlamadım. Çünkü Deniz Akkaya’dan karşı bir atak geliyor. Selin Ciğerci’nin kendisini çocuğuyla ilgili vurduğunu söyleyen Akkaya, “Bel altı vurarak beni karşına aldın, iki elim yakandadır. Avukatlarım devreye giriyor” dedi. “Hayda bu nerden çıktı şimdi” diyorsunuz. Hatta “Behlül’le ne ilgisi var? Bihter neyi itiraf edecek Firdevs Hanım? Behlül’le ne ilgisi var?” diyerek tartışmayı izlemeye devam ediyorsunuz.

“Biliyor muydum?”

Bunun üzerine de Selin Ciğerci taşıyıcı anne gibi birinin olmadığını, belirterek dudaklarından şu cümleler dökülüyor: “Ben sadece isteklerimi söyledim. Ha evlatlık alırım ha o yöntemle olur. Ben sadece taşıyıcı anne istiyorum dedim. Türkiye’de bunun yasak olup olmadığını biliyor muydum sanki? Siz bana bunu söyleyeceğinize kadar Korona’yı bilip maske çıkardınız. Bu kadar benim çocuğumla para kazanmama taktıysanız… Daha çocuğum olmadan böyle konuşuyorsun ayıp ya” diyerek “Daha çocuğum olmadan böyle konuşmalar yapıyorsunuz” cümlesini de ilave etmiş ve Deniz Akkaya da “Senin çocuğun olamaz bu şekilde. Kanunlar izin vermiyor” şeklinde konuşmuş.

Deniz Akkaya sert gidiyor

Ben her şeyi geçtim bu cümleler arasında Korona ve maske ikilisindeyim. Eminim bu ikili (Korona ve maske) bu tartışmayı görse “Biz ne alaka” diyeceklerine adım gibi eminim. Bu kısma gülmeyi bıraktıktan sonra aslında bu konuşmada kimin haklı olduğu biraz açık gibi. Deniz Akkaya fazla sert gidiyor. Selin Ciğerci’nin şu cümlesi aslında her şey ortaya koyuyor. “Türkiye’de bunun yasak olduğunu biliyor muydum sanki?” demesi durumu özetliyor aslında. Bilmiyor, sadece istiyor. Oturup kanunen bunu anlatmak yerine saldırı modunda “Senin eltin değil o taşıyıcı anne” gibi iftiralar da haliyle pek hoş değil gibi.  

Haklıydı ama…

Velhasılıkelam Selin Ciğerci yalan söylüyor olsun. Bunun doğrusu bu şekilde canlı yayına çıkıp çeşitli suçlamalarda bulunmak mı? Şüpheleniyorsan eğer gider kanıt toplarsın yetkili birimlere şikâyetini edersin, gerisini onlar halleder. Canlı yayın üzerinden bu kavgalarla hangi dava çözülmüş. Değil mi? Bütün bunlar çerçevesinde Selin Ciğerci haklı gidiyordu ama ta ki şu sözüne kadar…

Çocukları katmış

Öfkeyle kalkan zararla oturur derler, Selin Ciğerci’nin hesap da öyle olmuş. Sinirlenmiş ve ağzından çıkmaması gereken şu sözler fırlamış: “Kızınla mayolu fotoğraflarını yayınlıyorsun. Onun reklamını yapıyorsun. Sana ne benim isteklerimden” demiş. Yahu Deniz Akkaya’nın kızı ne alaka yahu. Çocukları ne diye katıyorsun işin içine…

Fuhuş suçlaması mı?

Neyse sonrasında Deniz Akkaya da hızını alamamış ve yayından sonra da Selin Ciğerci’yi suçlayan paylaşımlarına devam etmiş. Hatta Deniz Akkaya, daha da sert ve ahlakî olmayan bir yönle bazı sözlerde bulunmuş. Selin Ciğerci’yi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na şikâyet edeceğini söylerken Selin Ciğerci’ye fuhuş suçlamasında da bulunmuş. Sonra da; “Bu zat kendi ağzıyla parasız kaldığı dönemde fuhuş yaptığını kabul etmiştir. Herkesin ahlak anlayış kendini ilgilendirir ama anne olmayı senden öğrenecek değilim. İnsan fuhuştan buralara geldim diyerek övünürken aynı anda çocuğuna mayo giydirdin diyecek kadar işine göre değerleri değişen şahsiyetsizsin” diyerek sözlerini noktalamış.

İnsani değil

Yani Deniz Akkaya gerçekten inanılmaz ağır girmiş konuya. Ayrıca Selin Ciğerci’nin yaptığı fuhuş değil bence. Bu konuyu itiraf ettiği programı ben de izlemiştim. Çünkü bir başka kadının bedeni üzerinden para kazanmamış. Kendi bedeniyle para kazanmak zorunda kalmış ve herhangi bir tartışmada geçmişte olan biten bir durumu bu şekilde çirkin bir dille ortaya koymak gerçekten hiç insani gelmiyor bana. Zaten tartışmayı başlatan da Deniz Akkaya ve ifadeleri hep sert bir şekilde devam ediyor. İçinde öfke barındırmayan tek bir cümle dökülmüyor ağzından. “İyi de neden?” diye soracaksınız. Orasını ben de bilmiyorum. Mahalle kavgasına döndürmüşler anlayacağınız ortalığı.

Kimse haklı değil

Bu tartışmada Selin Ciğerci de haklı değil bence. Eğer mesele sadece taşıyıcı anne meselesinden devam etseydi o zaman belki kim haklı kim haksız çıkarırdık. Ama bu iki isim meseleyi; birinin çocuğuna, birinin geçmişine taşıyarak birbirlerine olan nefretlerini ifade etmişler sadece. O yüzden ne için tartıştıklarının da bir önemi kalmamış. Havada dolanan çirkin sözler ve yaftalamalar kalıyor sadece. Hatta bir süre sonra “Selin Ciğerci ile Deniz Akkaya neden kavga ediyor?” diye soruyorsunuz ve tartışmanın sonucunda da nefretlerinden olduğunu biraz görüyor gibiyiz.